Genelde şanslı biri olarak bir çok oyunun betasına davet alıyorum. Bazen deniyorum, bazen spoiler olmasın diye uğraşmıyorum. Age of Conan, Warhammer Online, Tabula Rasa, Hellgate London, Aion, SWTOR aklıma gelenler. Ama bir tanesi var ki, beta davetiyesi gelmedi diye gerçekten üzüldüm. Diablo 3...
Ama yine şanslıyım ki, Mert adlı bir arkadaşımız bana kıyamayarak battlenet accountını ödünç verdi, ve evet kendisi Diablo 3 beta davetiyesi almış:D Hemen bugün beta clientı indirdim ve heyecan içinde oyunun başına geçtim. Aman tanrım her şey 1996'da başladığı gibi!!!
O seneye geri gidersek, bir gün kuzenim Doruk ile bir oyun fuarına gitmiştik. Heyecan içinde duyurulan Diablo'yu da fuarda oynattırıyorlardı. Açıkcası ilk görüşte, bu muymuş yeaaa filan diyerek burun kıvırmıştık. Ama sonra oyunu alıp deneyince nasıl bağımlılık yaratan, ve o dönem için(belki de hala)bir şaheser olduğunu farketmiştim. Asıl güzel kısmı da, Türkiye'de internetin, 14400 modemlerle, telefon numarası çevirerek bağlanıldığı ilk dönemleriydi. Buna rağmen bu hızda bile oyun mükemmel olarak online oynanabiliyordu. Hayatımda online oynadığım ilk oyun denilebilir.
Uzun yıllar sonra 2000 yılında, tam da Amerika'ya Lions öğrenci değişim programı ile gittiğimde Diablo 2 çıkıverdi. Hemen hazır oradayken oyunu satın aldım. Hayatımda ilk defa bir oyunu alırken 18 yaşında olup olmadığım soruldu, medeniyet işte. Türkiye'ye gelmeyi bekleyemeden hemen yanında kaldığım ailenin laptop'una oyunu kurdum ve oynamaya başladım. Türkiye'ye dönünce de madness başladı tabi. Daha sonra 2001'de bir ek paket olarak Diablo 2 Lord of Destruction çıktı. Tüm seri tek kelime ile mükemmeldi, Müzikler, grafikler, oynanış, hikaye, tümü mükemmeldi.
Şimdi çooook uzun süre sonra Diablo 3'ü heyecanla bekliyoruz. Bu bekleyişe dayanamadığım için en azından betasında biraz oyunu görmek istedim, iyi ki de öyle yapmışım. Artık daha heyecanla bekliyorum.
Ve size kıyak olarak oyun sırasında videolar kaydettim ve daha sonra bir özet olarak birleştirdim. Video ve yazının buradan sonrası biraz spoiler olabilir. Ona göre
:SPOILER ALERT:
Oyunda bir çok eski karakteri ve mekanı tekrar ziyaret ediyoruz. Oyunun ana karakterlerinden birisi Deckard Cain. Oyunun videosunda da görebileceğiniz üzere, King Leoric'de tekrar karşımıza çıkıyor, bunun dışında Eski Tristram'a gidiyoruz, yıkılan mekanları görünce ve bulduğunuz günlüğü okuyunca eski anılarınız canlanıyor. Ayrıca çoktan bahsedildi ve açıklandı mı bilmiyorum ama, Deckard Cain'in evlatlığı Leah, Adria the witch'in kızıymış. Bağlantılar nereye gidecek merak ediyorum.
Videoya geçmeden önce bir kaç foto ile heyecanı arttıralım:D
Ama yine şanslıyım ki, Mert adlı bir arkadaşımız bana kıyamayarak battlenet accountını ödünç verdi, ve evet kendisi Diablo 3 beta davetiyesi almış:D Hemen bugün beta clientı indirdim ve heyecan içinde oyunun başına geçtim. Aman tanrım her şey 1996'da başladığı gibi!!!
O seneye geri gidersek, bir gün kuzenim Doruk ile bir oyun fuarına gitmiştik. Heyecan içinde duyurulan Diablo'yu da fuarda oynattırıyorlardı. Açıkcası ilk görüşte, bu muymuş yeaaa filan diyerek burun kıvırmıştık. Ama sonra oyunu alıp deneyince nasıl bağımlılık yaratan, ve o dönem için(belki de hala)bir şaheser olduğunu farketmiştim. Asıl güzel kısmı da, Türkiye'de internetin, 14400 modemlerle, telefon numarası çevirerek bağlanıldığı ilk dönemleriydi. Buna rağmen bu hızda bile oyun mükemmel olarak online oynanabiliyordu. Hayatımda online oynadığım ilk oyun denilebilir.
Uzun yıllar sonra 2000 yılında, tam da Amerika'ya Lions öğrenci değişim programı ile gittiğimde Diablo 2 çıkıverdi. Hemen hazır oradayken oyunu satın aldım. Hayatımda ilk defa bir oyunu alırken 18 yaşında olup olmadığım soruldu, medeniyet işte. Türkiye'ye gelmeyi bekleyemeden hemen yanında kaldığım ailenin laptop'una oyunu kurdum ve oynamaya başladım. Türkiye'ye dönünce de madness başladı tabi. Daha sonra 2001'de bir ek paket olarak Diablo 2 Lord of Destruction çıktı. Tüm seri tek kelime ile mükemmeldi, Müzikler, grafikler, oynanış, hikaye, tümü mükemmeldi.
Şimdi çooook uzun süre sonra Diablo 3'ü heyecanla bekliyoruz. Bu bekleyişe dayanamadığım için en azından betasında biraz oyunu görmek istedim, iyi ki de öyle yapmışım. Artık daha heyecanla bekliyorum.
Ve size kıyak olarak oyun sırasında videolar kaydettim ve daha sonra bir özet olarak birleştirdim. Video ve yazının buradan sonrası biraz spoiler olabilir. Ona göre
:SPOILER ALERT:
Oyunda bir çok eski karakteri ve mekanı tekrar ziyaret ediyoruz. Oyunun ana karakterlerinden birisi Deckard Cain. Oyunun videosunda da görebileceğiniz üzere, King Leoric'de tekrar karşımıza çıkıyor, bunun dışında Eski Tristram'a gidiyoruz, yıkılan mekanları görünce ve bulduğunuz günlüğü okuyunca eski anılarınız canlanıyor. Ayrıca çoktan bahsedildi ve açıklandı mı bilmiyorum ama, Deckard Cain'in evlatlığı Leah, Adria the witch'in kızıymış. Bağlantılar nereye gidecek merak ediyorum.
Videoya geçmeden önce bir kaç foto ile heyecanı arttıralım:D
Veeee videoooo:D
[youtube http://www.youtube.com/watch?v=qLczA6u9ysE]
Son süpriz olarak, bakın demoyu kiminle beraber denedik :D Kızım Elora'ylaaa Ön saflarda da fuzziness level over 9000, Yuki ^_^